Hak-İş Genel Lideri Mahmut Arslan, taban fiyatın bir pazarlık fiyatından çok emekçinin ailesiyle insan onuruna yakışır formda yaşayacağı gelir olarak belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

Minimum fiyatın çalışan ve ailesinin günün ekonomik ve toplumsal şartlarına nazaran insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir fiyat olmasını isteyen Arslan, şunları söyledi:

“Asgari fiyat, gelir dağılımındaki adaletsizliği gidermek için kullanılması gereken temel bir toplumsal siyaset aracıdır. Minimum fiyatın beklentilere ve ülkemiz gerçeklerine denk düşecek bir biçimde artırılması gerekmektedir. Ülkemiz pandemi şartları sebebiyle fevkalâde bir periyottan geçmektedir. Hükümetimiz çalışma hayatına yönelik tedbir ve önlemleri hayata geçirmiştir. Lakin bilhassa kimi dalda çalışanların mağdur olduğu, iş ve gelir kaybı yaşadığı kritik bir süreç yaşanmaktadır. Minimum fiyat belirlenirken bu mağduriyetleri giderecek, toplumun tüm kesitlerini ilgilendirdiği göz önüne alınacak, aile yükümlülüklerini de kapsayacak biçimde belirlenmesi konusunda temel ısrarımız ve talebimiz kelam hususudur.”

Arslan, minimum fiyatın Taban Geçim İndirimi (AGİ) hariç ve net olarak açıklanması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Asgari fiyat belirlenirken yıl sonunda gerçekleşen enflasyon oranları dikkate alınmalı ve bu oranın üzerine iyileştirme ve refah hissesi ek edilmelidir. Konfederasyonumuz, gelir dağılımının adil bir halde gerçekleşmesine yönelik olarak bireylerin gelirlerine, harcamalarına ve servetlerine nazaran vergiye tabi tutulması konusundaki her türlü çalışmayı desteklemektedir. Bu çerçevede minimum fiyatın üzerindeki vergi yükünün kaldırılmasını, fiyatların taban fiyata tekabül eden kısmının vergiden muaf olmasını talep etmekteyiz.”

Sputnik TR